Teknik yöneticilerin maçı olacaktı… lakin hangi açıdan?
Abdullah Avcı için fazla bir sorun yok. Geçen yılın şampiyonu, Harika Kupa’yı da aldılar onun kredisi var.
Takım yeterli oynuyor mu? Hayır… Fakat Monaco galibiyeti ilaç üzere oldu. Puan cetveline bakınca da fazla kaybı yok.
Trabzonspor takımına nazaran grup istenen futbolu oynuyor mu? Hayır… Çok daha fazla şey yapması lazım.
Beşiktaş’a gelirsek orada teknik yönetici için sorun var. Geçen sene ligin yarısından sonra geldi. Kulübü de ekibi da tanıyor. Transferleri de kendi yaptı. Onun çok daha âlâ işler yapması lazım alanda. Ancak olmadı.
Sezon başı bir başladılar saman alevi, sonra stop ettiler. Artık de ite-kaka gidiyorlar.
Dün gece birinci yarı herkes Ghezzal’dan çok şey bekledi. Geçen hafta maça girince yeterli şeyler yapmıştı. Lakin o isteneni veremedi ve kadrosu 10 kişi oynattı. Ne vakit sakatlanıp çıktı bu sefer Beşiktaş 11’e 11 oynamaya başladı.
İkinci yarı daha bir hareketli oynadılar siyah-beyazlılar. Hakikaten skoru 2-2’ye getirdiler. Fakat bunda Trabzonspor’un da hissesi vardı. Çok rahat 3-1’i bulacak durumu yakaladılar lakin atamadılar. Atamazsan sonucuna katlanacaksın.
Bu maçı yazarken dakika 86’ydı. Bu türlü biterse iki ekip için de toz kalkmıyor. Türkiye’de sistem bu türlü. Ancak Beşiktaş kaybetse bu sefer Valerien İsmael yeniden tartışılacak. Yani Beşiktaş’ın hocası şu sıralar sırat köprüsünde geziyor.
Seyirci geçen hafta Ghezzal’ı oyuna aldırdı âlâ de yaptı. Dün de Cenk’i oyuna aldırdı yeniden uygun yaptı. Demek ki seyirci Beşiktaş’ı teknik adamdan daha yeterli takip ediyor.
Oyunun başında Hamsik, Salih’in ayağına resmen bastı. Ali Şansalan bakıyordu lakin herhalde gözüne perde indi.
